Siddhartha

Gazete Bilkent: 07.03.2018 P sychedelic   kelimesi Türkçe’ye ” saykodelik ” olarak geçti. Bu pek de doğru olmayan geçişten dolayı çoğu ...

Image result for SÄ°DDHARTHA psych rock
Gazete Bilkent: 07.03.2018
Psychedelic kelimesi Türkçe’ye ”saykodelik” olarak geçti. Bu pek de doğru olmayan geçişten dolayı çoğu insan, saykodeliğin kelime kökenini psikoz ve psikopati sanıyor, saykodelik kelimesiyle ilişkili şeylere karşı da istemsiz bir antipatiyle yaklaşıyor. Psychedelic kelimesindeki ‘psych’, Latince’de ruh, zihin anlamına gelir. LSD ve mantar gibi halüsinojen uyuşturuculara saykodelik denmesinin sebebi de kullananlara yaşattığı ”ruhani ve zihin büken yolculuk”‘tur. Psychedelic Rock da bu zihin büken yolculuğu taklit eder ve insanı kendi içine döndürür, insanın sürreal ve transandantal bir benliğe ulaşmasını sağlar.
Siddhartha da, 98’de çıkan tek albümlerindeki ilk parça olan ”A Trip To Innerself” (İçselbenliğe Yolculuk) ile dinleyiciyi Psychedelic bir yolculuğa çıkaracağının sözünü veriyor:
“Aslında tamamen anarşik bir müzik, ama demek istediğim bunun kollektif bir anarşi olduğu… Psychedelia’nın amacının gerçekleşmesi için bu kesinlikle gereklidir. Bizim müziğimiz sizi çığlık çığlığa korkulara ya da çığlık çığlığa coşkulara sürükleyebilir. Biz dinleyicimizin dans etmesini engelliyoruz, orada durup ağızlarını açarak bizi dinliyorlar.”
93’te bir okul konseri için Scarecrow ismiyle kurulan daha sonra Siddhartha ismini alan grup, kemik kadrosu Özgür Kurcan, Ege Madra ve Ulaş Akın ile geçirdiği 5 yılın ardından, 98 yılında, ilk ve tek albümlerini ortaya çıkardılar. Albümün ”Om” parçasında Nil Karaibrahimgil, ”The Explorer” parçasında da, Mor ve Ötesi’nin gitaristi Kerem Özyeğen vokal olarak karşımıza çıktı. Ne yazık ki birtakım sebeplerden dağıldılar ve planlanan ikinci albümlerini kayıt edemediler.
Konserlerine gidebilmiş olanların yazdığı yazılar ve internetin örümcek ağlarıyla dolu kısımlarında duran eski müzik forumlarında bulduğum yorumlara göre dönemin dinleyicisini etkilemeyi başarmışlar. Kendilerine özgün sound‘ları ile hem Türkiye’de hem de yurtdışında birçok insanın beğenisini kazanmışlar. Hatta 2009 senesinde, Trail Records isimli yabancı bir plak şirketi, o dönem için on küsür yıllık olan albümü sınırlı sayıda tekrardan bastırıp satışa sunmuş.
Üstüne yazılacak çok daha fazla bir şey yok açıkçası. Her parçası birbirinden güzel ve emsalsiz, yarattığı atmosfer kusursuz, melodiler şairane, eleştirecek nokta bulamıyorum. Şurası olmamış, burası şöyle olsa daha güzel olurmuş denecek bir kısmı yok. Bu yazının da amacı albüm incelemesi yapmaktan çok, Türkiye’de çok fazla kişi tarafından hatırlanmayan veya bilinmeyen bu defineyi herkese tanıtmak. Böyle başarılı işler her zaman ortaya çıkmıyor ve bana kalırsa çıkanların unutulmamasını sağlamak gerekiyor. Umarım siz de, benim aldığım kadar zevk alırsınız albümden.
  1. A Trip To Innerself
  2. The Explorer
  3. Desert
  4. Kervan
  5. Baroque
  6. Nervous Breakdown
  7. Beyond Destiny
  8. Distant Cry
  9. Om

Kaynakça:

You Might Also Like

0 comments

Flickr Images